15 Eylül 2009 Salı

İçeriz Şarap

Ey zahit saraba eyle ihtiram
Müslüman ol terk et bu kilükali
Ehline helaldir na-ehle haram
Biz içeriz bize yoktur verbali
Sevaba girmek çün içeriz sarap
Içmezsek oluruz duçar-i azap
Senin aklin ermez bu baska hesap
Meyhanede bulduk biz bu kemali
Kandil geceleri kandil oluruz
Kandilin içinde fitil oluruz
Hakkıgöstermeye delil oluruz
Fakat kör olanlar görmez bu hali
Sen münkirsin sana haramdir bade
Bekle ki içesin öbür dünyada
Bahs açma HARABI bundan ziyade
Çünkü bilmez haram ile helali

Edip HARABİ
Ya ulu caminin ünlü romancısı
Yalvaçlara kimlik kağıdı dağıtanÇekidüzeni unutulmaz Süleyman Çelebi?
Sen işte bunlarla bildin Türkçeyi
Bunlarla gelen giden obayı sevdi (Yunus Ki Süt Dişleriyle Türkçenin)

Cemal Süraya

21 Ağustos 2009 Cuma

Tatildeyiz..ömrümüzün baharında zaten hep tatildeyiz..Akşam üzeri balkondaki sardunyalar,karanfiller..son yakarışları hayatta..bir yudum su..bir bir yudum sevgı ..sana bana ..bızden olan herseye dair ne varsa.aşkla özverıyle..seninle hayata,sonsuzluga..

EVRENDEN ISTEKLERI OLANLARA DUYURULUR..

İSTEMEK OLMANIN YARISIDIR!
EVRENDEN TORPİLİM VAR.AYKUT ÖGÜT..
herkese tavsiye edilesi bir kitap.

SEVDİGİM...

Nedir bu hayata karşı verdigimiz mucadele..çabalarken yorulurken ,bır de üzerine ver yansın edıp ınsanın kendıne ve etrefına verdıgı zarar.Etrafıma bakıyorum nerden baslıyacagını bılmeyen bazen de hayatın bır ucundan tutunmaya calısan yurekler..uzulesı ,acınası iç hesaplaşmaları da uzerıne tuz bıber ekıyor.

düşlerimde yasakladıgım aşkı; yaşatan varlıgınla hergun nefes alıyorum .bırgun bırgun daha ...sonrasında bedenımdekı sılınmeyen tenının kokusu.ewet sevgılım ..senı yasattıgım ruyalarda ...hergun senı cok ozledım..bırıcıgım dıyen sesını ozledım.

27 Temmuz 2009 Pazartesi

YA EVDE YOKSAN

Aşkınla ne garip hallere düştüm.
Her şeyim tamam da bir sendin noksan,
Yağmur taş demeden yollara düştüm.
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Elbisem gündelik,pabucum delik,
Haberin olsa da sobayı yaksan.
Yağmur iliğime geçti üstelik,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Sarhoşsan kapıyı çaldığım anda,
Fahişeler gibi açık saçıksan,
Bir de ufak rakı varsa masan da,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Bakkala gitmeme lüzum kalmasa,
Durumu anlardın,takvime baksan,
Allah vere misafirin olmasa,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Kıvırcık marulun vardır inşallah,
Bir salata yapsan,bol limon sıksan,
Senin de iştahın iyi maşallah,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Sabahlara kadar içsek,sevişsek,
Ne ben işe gitsem,ne sen ayıksan,
Derin bir uykunu içine düşsek,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Ne kadar üşüdüm,nasıl acıktım,
İlk önce sıcacık banyoya soksan,
Sanırsın şu anda denizden çıktım,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Yanlış mı aklım da kaldı acaba?
Muhabbet sokağı numara doksan,
Boşa mı gidecek ,bu kadar çaba,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

Ya yolu kaybettim,ya ben kayboldum,
Ne olur bir yerden karşıma çıksan,
Tepeden tırnağa sırılsıklamım,
İçim ürperiyor ,ya evde yoksan .

CEMAL SAFİ

29 Nisan 2009 Çarşamba

Abajur ışığıyla huzurlu akşamlar



Ev dekorasyonundaki önemli detaylardan biri de aydınlatma şüphesiz. Özellikle akşam saatlerinde kendinizi huzur içinde hissetmek için evinizi abajurla aydınlatmayı deneyebilirsiniz.
Evinizi dayadınız, döşediniz. Duvarlar boyandı. Koltuklar, dolaplar yerleşti. Perdeler takıldı. Sıra en önemli aksesuarlardan biri olan aydınlatmaya geldi. Aslında bu detayı en başta düşünmekte fayda var. Çünkü evi sıcak ve keyifli hale getirmenin yollarından biri de iyi planlanmış bir aydınlatma.
Tavandan sarkan avizelerin modası giderek kayboluyor. Yerden ayaklı aydınlatmalar ya da köşelerdeki sehpaların üzerine yerleştireceğiniz abajurlar giderek daha çok tercih edilir oldu. Odalarınızda hem şık bir görünüm hem de göz yormayan huzurlu bir atmosfer oluşturmak istiyorsanız siz de abajur tipi aydınlatmayı deneyebilirsiniz. Modern ya da klasik modellerden birini seçebilirsiniz.

22 Nisan 2009 Çarşamba

Hayata Hoş Geldiniz

"Hayatta en büyük eğlence; başkasının ‘yapamazsın’ dediğini yapabilmektir.

" Walter Bagehot



Guguk Kuşu" filminde Jack Nichoson akıl hastanesinde; Çok ağır bir mermer havuzu kaldırabileceğine dair diğer hastalarla iddiaya girer.

Yüklenir ve havuzu kaldırmaya çalışır ama kaldıramaz.

Diğer hastalar onunla alay ederken birşey söyler : "Ben en azından denedim"

Sizde yaşamayı başarmak için için en azından bir kez deneyin ve yılmayın. Bugün olmayacak belki yarında ama birgün mutlaka...

5 Nisan 2009 Pazar

Nar gibi kızarmış tavuk..yanındaki elmalar nedir?Anlamadım.

KIZARMIŞ TAVUK

24 Şubat 2009 Salı

APARTMANDAKİ KEDİ Wislawa Szymborska

Ölmek—bir kediye yapılacak şey değil.
Ne yapsın ki kedi
boş bir apartmanda?
Duvarlara mı tırmansın?
Mobilyayı mı fırçalasın?
Hiçbirşey değişmezdi burada,
fakat birşey değisti.
Hiçbirsey yerinden oynatılmadı,
fakat daha çok yer var.
Ve geceleri lamba yanmıyor.

Merdivenlerde ayak sesleri duyuluyor,
fakat aynı değiller.
Tabağa balığı koyan el
de değişik.

Burada birşey başlamıyor
herzamanki vaktinde.
Burada birşey olmuyor
olması gerektiği gibi.
Birisi buradayken ve buradan,
Ve sonra aniden yok oldu ortadan.
Ve şimdi inatla yok.

Bütün dolaplar incelendi
ve bütün rafların içinde koşturuldu.
Halının altına kayıp kontrol etmek bir işe yaramadı.
Hattâ kurallar bozularak bütün kağıtlar etrafa dağıtıldı.
Başka yapacak ne var?
Uyu
ve bekle.

Hele bir geri gelsin o,
kendini göstersin.
O zaman anlayacak
ki bu bir kediye yapılacak şey değil.
Ona doğru giderek
istemiyormuş gibi yapıp,
yavaşça,
çok fazla gücenmiş patilerin üzerinde.
Ve zıplamadan, mırlamadan ilk önce.

Çeviren: Vehbi Taşar
CAT IN AN APARTMENT
By Wislowa Szymborska

Dying--you wouldn't do that to a cat.
For what is a cat to do
in an empty apartment?
Climb up the walls?
Brush up against the furniture?
Nothing here seems changed,
and yet something has changed.
Nothing has been moved,
and yet there's more room.
And in the evenings the lamp is not on.

One hears footsteps on the stairs,
but they're not the same.
Neither is the hand
that puts a fish on the plate.

Something here isn't starting
at its usual time.
Something here isn't happening
as it should.
Somebody has been here and has been,
and then has suddenly disappeared
and now is stubbornly absent.

All the closets have been scanned
and all the shelves run through.
Slipping under the carpet and checking came to nothing.
The rule has even been broken and all the papers scattered.
What else is there to do?
Sleep and wait.

Just let him come back,
let him show up.
Then he'll find out
that you don't do that to a cat.
Going toward him
faking reluctance,
slowly,
on very offended paws.
And no jumping, purring at first.

23 Şubat 2009 Pazartesi

AKŞAM VAKTİ

Neden öyle sessiz duruyorsun öyle?
Şarkın mı tükendi dersin, biten günle,
Yoksa gün mü bitti şarkınla beraber?

Çığlıklar, içinde can verdiği bu an,
N'olur, gözlerine geceler dolmadan,
Bana altın gibi bakışlarını ver...

Cahit Sıtkı Tarancı

14 Şubat 2009 Cumartesi

SERENAD

Kimdir bana gülümsiyen yesillik balkonundan?
Demek gecelerden sonra nihayet gün doguyor.
Bir gülüsündür gençligimi döndürdü yolundan;
Yanan su alnim elinin gölgesiyle soguyor.

Güzelsin ya, ne olursan ol, girdin hikâyeme;
Çok degil evi barki terkedip sana uydugum,
Ancak sen tâzelikte gül yarasir pencereme;
Uykusuz gecelerimde kokusunu duydugum.

Egil bak suya, ordadir güzelligin, gençligim.
Sen gel beni dinle, günlerimiz heba olmasin.
Yorgun basimi gögsünde emniyette bileyim;
Artik taslarimiz ayri çesmelerden dolmasin.


Cahit Sitki Taranci
(Otuz Bes Yas, 1964)

12 Şubat 2009 Perşembe

EVLİLİK YEMİNİ

Biz ikimiz,birbirimizi sevdik.Birbirimizi seçtik,birbirimize söz verdik,birbirimize eş olduk.
Bundan böyle ;ikimiz birbirimizin en yakınıyız.Yalnızlığımızda ilk birbirimizi bulacağız.Sırlarımızı önce birbirimize açacağız.Sevinçlerimizi birlikte çoğaltacağız.
_Bundan böyle;ikimiz birbirimiz için en iyi kılavuzuz.Hep birbirimizin iyiliğini istiyor olacağız.Olurda şaşırırsak doğruyu birlikte bulacağız.Olur da düşersek birlikte ayağa kalkacağız.
_İkimiz birbirimizin yol arkadaşıyız.Yokuşlarda ve inişlerde hep el ele kalacağız.Dağlarda ve çöllerde yan yana yürüyecegiz.Yolun sonuna birlikte varacağız.
_İkimiz birbirimizin en büyük yardımcısıyız.Eksiklerimizi birlikte tamamlayacağız.
Kusurlarımızı örtüp hatalarımızı hoş görecegiz.Yuvamızı birlikte şenlendirecegiz.
_İkimiz birbirimizin en yakın dostuyuz.Üzüldüğümüzde birbirimizi teselli edeceğiz.Sevinçlerimizde birbirimize sarılacağız.Mutluluklarımızı birlikte tamamlayacağız.
_Birbirimizi daha çok seveceğiz.Birbirimizi seçtiğimize daha çok sevineceğiz.Bundan böyle;ikimiz birbirimize emanet olacağız.

3 Şubat 2009 Salı

Yazı yazmak için okyanus sahillerine giden bir yazar, sabaha karşı dans eder gibi hareketler yapan birini görür. Biraz yaklaşınca bir gencin, sahile vuran deniz yıldızlarını birer birer alıp okyanusa fırlattığını farkeder. Genç adama yaklaşır ve sorar:
_Neden bu deniz yıldızlarını okyanusa atıyorsun?
Genç adam şöyle cevap verir:
_Birazdan güneş yükselip sular çekilecek. Onları suya atmazsam ölecekler.
Bunun üzerine yazar:
_Kilometrelerce sahil, binlerce deniz yıldızı var.Bunların hepsini nasıl kurtaracaksın?Ne farkeder ki der.
Genç adam eğilip yerden bir deniz yıldızı alır. Okyanusa fırlatır.
_Onun için farketti ama...

2 Şubat 2009 Pazartesi

GÜNLERDEN PAZARTESİ

Pazartesi günlerinin telaşı vardır her zaman ..Haftanın ilk günü.İnsanların karınca misali calısmaya basladığı, ama ölene kadar sonunu getiremedikleri bır gündür pazartesi..İlkokul dönemlerini hatırlıyorumda ..Pazar günü, midemde ;ağrıyla karısık yakınmalar olurdu..Bilirdim ki, ertesı gün pazartesi...Bir okul telaşıdır başlar, ödevlerı yetistirme ,okula hazırlık ..Derken haftanın diger günleri. Okula başladığım ilk günlerde ki; titizlik ve düzenimi,ilerleyen yıllarda daha fazla sürdüremediğimi düşünuyorum şimdilerde..Kara önlüğü, okul çantamla birlikte sandalyeye özenle yerlestirirdim..Sabah uyandığımda bilirdim ki; evin baska bir yerinde değil..Sandalyenin üzerindedir ,çantam da yanında.Özenle hazırlanır,sonra da yola koyulurdum.

1 Şubat 2009 Pazar

UZUN BİR ARA...

Ara da neyın arası..Kaybettıgım zamanı mı,yitirilmiş geçmişimi arıyorum.Çok ara verdım çokkk..

21 Ocak 2009 Çarşamba

Günaydın

Yeni bir gün yeni bir umut...yine yeni yeniden..MERHABA!